12 Mayıs 2009 Salı

Domuz, dana, tavuk, kene; bunlar yenir elle...












İşte bunlar çağımız dört ölümcül silahı. İlkin deli dana çıktı, sonra sıra beyaz ete geldi...Göte gelceğine ete gelsin dendi ve sevgili içimiz rahatlatıldı...Sonra yenmeyen bişey olsun bari azcık unutulsun dendi; kırım tangolu kanadalı kene geldi erKENEkon diye de adlandırıldı şahsına münhasır olaraktan...
Sonra da domuza bulaştı grip şekli garip bi şekle girip...
Herhalde sıra koyunda...Gelin koyun da rahatlayalım denecek gibisime geliyo...

Yaa, bi de bişey var bu tavukçuklar grip olduğunda öldürüldü de domuzcuklar niye öldürülmüo? Daha mı kıymetli bu domuzcuklar?

Bir de islami kesim hemen der oldu "baak işte domuz pis hayvan."
Eee ona bakarsak tavuk da grip oldu, dana da deli...Bu hayvanlar islami kesim sıtaylına uygun helal meat değil mi?

Bence bu işin ucunda uluslararası ilaç piyasasını yöneten huge kimya firmaları var...Laboratuvarlarında ürettikleri yeni nesil virüsler yeni pazarlar yaratmakta kullanılıyor gibime geliyor...Virüsler doğaya salınıyor, insanlar hastalanıyor (daha doğrusu müşteriler), bir kaç tane de eğitim zaiyatı sorun değil; ilaçları daha zaruri kılıyor...Sonra devletler toplu alımlar yapıyor şirketler de gelişiyor desem...

Neyse domuz gibi sağlamım, şimdilik...

Hapşuuuu

Hiç yorum yok: