6 Kasım 2009 Cuma

Murphy :) Kanunlarından İkinci Kısım



Elleriniz yağa bulaştığında, burnunuz kaşınmaya başlar veya acil tuvalete gitmeniz gerekmektedir.

Yere düşen her şey her zaman ama her zaman en zor ulaşılabilecek noktaya yuvarlanır.

Yanlışlıkla çevirdiğiniz bir telefon numarası hiçbir zaman meşgul çalmaz ve biri daima cevap verir.

Patronunuza işe geç kalma sebebinin patlak lastik olduğunu söylerseniz ertesi sabah lastiğinizi muhakkak patlak bulursunuz.

Eğer trafikte şerit değiştirirseniz, eski şeridiniz şimdi bulunduğunuzdan daha hızlı akar.

Banyodayken vücudunuz tamamen ıslandığında telefon çalar.

Beraber görülmek istemediğiniz biriyle beraberseniz tanıdığınız biriyle karşılaşma ihtimali tavan yapar.

Birine bir aletin çalışmayacağını ispat etmeye çalıştığınız zaman o alet çalışır.

Kaşınma katsayısı vücudunuzda ulaşılması zor olan yerlerde en yüksektir.

Ne olursa olsun sinema ya da tiyatroda koridordan en uzak sandalyenin sahipleri en geç gelir.

Bir kahve içmek için oturduğunuzda patronunuz sizden bir görev ister ve bu görev süresi kahve soğuyana kadardır.

Eğer soyunma odasında sadece iki kişi varsa, onların soyunma dolapları bitişiktir.

Tereyağlı ve reçelli ekmeğinizin yeni aldığınız halıya düşme ihtimali, halının pahalılığı ve yeniliği ile doğru orantılıdır ve tabii ki reçelli kısımı altta olma olasılığı da.

Pabuç ayağınıza tam geldiyse, o pabuç çirkindir.

Gerçekten çok sevdiğiniz bir ürünü bulup aldığınızda, o ürünü üretmekten vazgeçerler.

Eğer kendinizi hasta hissedip doktor randevusu alıp gittiğinizde aniden iyileşirsiniz. Eğer randevu almazsanız hastalık devam eder.

Birisi tarafından seyredilme olasalığı, yaptığınız işin aptallık katsayısıyla doğru orantılıdır.

Arabayı park etmeye kalktığınız zaman birden bire arkanızda arabalar bitiverir.

Beklediğiniz otobüs gelmez taaki sigaranıza yakana kadar.

Hiç yorum yok: